Sanat Felsefesi
Pelikan Akademi’de Sanat Eğitimi
Neden Sanat Eğitimi
Sanat, kendini keşfetme serüveninde bireyde farkındalık yaratan anlamlı bir dışavurum aracıdır. Sanat eğitimi, bu estetik dili bir programa kavuşturarak disipline eden süreci kapsar. Bu süreç hem içerik hem de biçim olarak var olmaktadır. Bireyin görebilmesi, anlamlandırması, yorumlayabilmesi, sentezler oluşturması, durum/olaylar arasında bağ kurması veya yapı bozumuna uğratması noktasında gerekli bir alana işaret eder. Eğitimler, bireyin kendisinden başlayarak, kendi var olduğu evren içinde de konumlandırabilmesini sağlamaktadır. “Ben kimim? Bu evrenin neresindeyim? Etrafımda neler var? Ben neler hissediyorum? Onlar neler hissediyor? Hislerim-düşüncelerim hangi tanımı içeriyor?” gibi soruların cevabına ulaştıran bir ağdır.
Sanat eğitimi; duygu, düşünce, mekân, beden, dil, aidiyet/benlik, zaman gibi kavramların bağından beslenerek bireyde de kendini görmesini sağlayan yansımaya dönüşmektedir. Okul öncesinde sanat eğitimi, çocukların ben kavramını geliştirmemin yanında diğer temel beceriler için de ön açıcı olabilmektedir.
Nasıl bir sanat eğitimi? İzlenen Yol ve Yöntemler
Her kurumun eğitim modeli birbirinden farklılıklar göstermektedir. Kurumumuzda uygulanan müfredatta yer alan konulara uyarlanan bir sanat eğitimimiz mevcuttur. Konular eğitim-öğretim süreci başlamadan hazır olmakla birlikte haftalık tematik yaklaşım uygulanmaktadır. Her program kendi yaş grubu içerisinde o grubun bilişsel özellikleri dikkate alınarak hazırlanmaktadır. Ayrıca çocuklar önceden gözlemlendiği için onları tetikleyecek durumlara olduğunca yer vermemek adına spesifik olarak bazı ekleme, çıkarmalar yapılarak ya da çocuğu destekleyecek alanlarda motivasyon sağlanmaktadır.
Eğitimlerimiz alternatif yöntemlerden beslenmektedir. Doğa-ekoloji dengesini, toplumsal dinamikleri, çocuğun referansını (çocuk merkezci), çocuğun hazırbulunuşluğunu, çocuk ruh sağlığını destekleyen bir modeli içermektedir. Yapılandırılmış, özgün olmayan, çocuğun dilinden beslenmeyen içerikler tercih edilmemektedir. Sanat uygulamalarımız, bilimden, konjonktürden haberdar olup kendi çağının imkânlarına alan açarak, disiplinlerarası bir yol izlemektedir.
Sanat eğitimlerimizde bireysel çalışmalar yapıldığı gibi bireylerin grup dinamiği, bir grupta kendini konumlandırabilmesi ve toplumda iletişim pratiği kazanmaları için grup çalışmalarına da yer verilmektedir.
Eğitimler sonuç/ürün odaklı olmayıp süreç odaklı olarak ilerlemektedir. Ürüne odaklanmaktan ziyade çocuğun deneyimlediği yaratıcı süreç dikkate alınmaktadır. Bu süreç, zihinsel bir sorgu ve algılama akışına sahiptir. Sanatla Terapi uygulamalarında aldığım eğitimlerin uygulamalarından yararlanılarak hazırlanan programlar belli bir duyarlılığa sahiptir.
Eğitimler grupların dikkat sürelerine göre ayarlanarak 30 – 40 dakikayı kapsayan bir aralıkta yapılmaktadır. Çocukların ilgilerine göre atölye süreleri uzatılmaktadır.
Nelerden yararlanılır?
Sanatın tek bir biçimine odaklanmadan, tüm disiplinlerini kapsamaktadır. Belgesel, fotoğraf, performans sanatları, mimari, heykel, resim, sanat tarihi, temel düzeyde desen çizimi (karikatür vb.), ses, güncel sanat pratiklerinden kaynağını yaratmaktadır.
Sanat Eğitiminde İzlenen yol
Tema-Akademik aşama; Atölye süresinin ilk 10-15 dakikası bilişsel alana ayrılmaktadır. Burada tema hakkında temel düzeyde akademik bilgi alışverişi yapılmaktadır. Sanatçılar, eserleri ya da temanın içeriğine göre yapılan eserler hakkında örnekler gösterilmektedir. Çocukların neler gördüğünü aktardığı ve sorular sormalarının teşvik edildiği zaman dilimidir.
Malzeme ile tanışma aşaması; Her atölyede 5 dakika malzeme hakkında çocuklarla sohbet edilmektedir. Bu aşamaya, malzemelerin özellikleri, uygulamadaki tercihleri, malzemenin çocuklarda uyandırdığı hisler, estetik bir göz olmaları, temelde farklı malzemeleri deneyimlemeleri ve adlandırabilmeleri için yer verilmektedir.
Literatür tarama aşaması; “Konu hakkında neler yapabiliriz? Farklı dönemlerde farklı sanatçılar konu ile ilgili nasıl eserler üretmiş? Üretilen eserler temanın hangi noktasına değinmiş, hangi malzemeleri kullanmıştır? Ben olsaydım nasıl bir eser üretirdim? Benim yaklaşımım hangi sanatçıya yakın?” gibi sorulara cevap arayan aşamadır.
Uygulama aşaması; Çocuğun kendisini var ettiği, estetik söz söylediği üretim aşamasıdır. Bu aşamada çocuklar kendi iradeleri dâhilinde, kendi beğeni ve duygularını dikkate alarak üretime geçmektedirler. Uygulama aşaması dinamiktir, akıcıdır. Çocuğun, bireysel olan içsel tüm süreçlerinden beslenmektedir.
Değerlendirme aşaması; Tüm aşamaların gözden geçirildiği, diğer atölyeler ile bağın kurulduğu aşamadır. Çocuklar olumlu-olumsuz tüm gözlem ve hislerini söylemektedirler. Onları engelleyen ya da destekleyen (iyi gelen) noktalar hakkında konuşulmaktadır. Değerlendirme aşaması, eğitmen için dersin verimliliği, çocuğun katılımı ve neler hissettirdiğinin verilerine ulaştırdığı için önemlidir. Kurumumuzda bu verilerin paralelinde, bir değerlendirme istatistiği oluşturup ders içeriği ve dersin etkilerine göre diğer sanat programlarını oluşturmaktayız.
Delal Kazıcı
Sanat Eğitmeni
DOĞA İÇİN BÜYÜK MÜCADELE
Buluşma Noktası konsepti ile 6. kez düzenlenen İstanbul Çocuk ve Gençlik Bienali’nde Doğa İçin Büyük Mücadele adlı eserimiz ile biz de yer aldık. Sanat Eğitmenimiz Delal Kazıcı rehberliğinde yapılan Doğa için Büyük Mücadele, temelinde yaşam alanı azalan bitkilerin bir araya gelip tekrar yeşerme hikâyesine dayanmaktadır. Bu süreçte çocuklarla botanik bahçe ve kütüphanelerden topladığımız verileri kullanarak ürettik. Kırmızı Liste’de yer alan bitkileri araştırarak özellikle ülkemize özgü endemik bitkilere yer vermeye çalıştık.
Araştırma bitkilerimiz, Gürsöğüt Geveni, Kaya Sarımsağı, İstanbul Zambağı, Sevgi Çiçeği, Süsen, Narin Acı Çiğdem, Mavi Yıldız, Kangay, Piyan, Yumrulu Kafesotu.
Eserimizde, 6 yaş grubumuz 10 tane bitki çizdi. 4 ve 5 yaş grubumuz black out poetry tekniği ile şiirler yazdılar. Doğa için Büyük Mücadele adlı esere katkı sağlayan tüm çocuklara ve doğaya teşekkür ederiz.
Künye Hakkında:
Proje Hakkında: Doğa için Büyük Mücadele
Katılımcılar: Aslan Güleç, Barlas Birinci, Can Ateş Subaşı, Hanzade Selin Gergin, Deniz Altınok, Melissa Karakaya, Mert Abdullazade, Ela Eren, Bade Kızılkan, Kerem Bingöl, Aziz Kaya, Rabia Belenköylü, Yusuf Cahit Dertli, Kanan Ahmadov, Yiğit Efe Çolak, Andaç Uzay Dede; Ali Kerem Koç, Aslı Çiftçioğlu, Ayşe Sipahi, Ege Kılıç, Elif Didem Kuldaşlı, İpek Tekin, İrem Aygün, Jan Lucca Donikyan, Lara Hanedar, Mehmet Çınar Gürme, Nehir Erdoğan, Sade Aydınoğlu, Tunahan Çalışkan, Damla Timuçin, Uygar Kurt, Atlas Emir Diker, Birsu Kaya, Bulut Durular, Ata Tolgay, Mete Dönmez, Arya Nil Özkırım, Belis Özyürek, Venüs Kutlay, Mehmet Arkun Turp, Aras Aykanat, Nil Utku, Batu Orakçıoğlu, Rüzgâr Şafak Ersün, Pera Güneş Şenel, Uygar Kurt, Ronya Kewê Taş; Adis Leo Mağar, Arya Nil Maya, Atlas Tütüniş, Bilge Derin Poyraz, Ela Aslan, Halil Sarhanlı, İnci Ergi, Meryem Zehra Kırkan, Mir Renas Timurtaş, Nehir Kaya, Nil İslim, Zeynep Gül Şimşek, Ahmet Faruk Çokçetin, Aren Ali Öztürk, Aren Ali Yaman, Can Lukas Devran, Elisa Melis Çapkın, Leon Abraham Altınsu, Melissa Küçük, Metehan Samancı, Mevsim Dinç, Mustafa Asaf Mengi, Selin Karakaya, Zana Tevfik Timurtaş.
Öğretmen/Danışman: Şirin Delal Kazıcı
Kurum: Pelikan Akademi, Bakırköy
Açıklama: Bir gün Simurg çocuklarla karşılaşır ve çocuklar kuşun ışığı ile bütün evrene bitkilerin hikâyesinden söz ederler. Bu hikâye bir yaşam hikâyesidir. Bu hikâye bir göç hikâyesi, bir çabanın hikâyesidir. Bu hikâye yaşam alanı azalan bitkilerin hikâyesidir. Küresel ısınmanın, kuraklığın, kentleşmenin, insan müdahalesinin her yere iz bıraktığı bir dünyada çocuklar, bitkilerin yaşam hakkından ve bitkilerin evlerine ulaşma hikâyesinden haber getirmektedir.
Çocuklarla Şiirler: Şiir Antolojisi
